10 Haziran 2013 Pazartesi

Gezi Parkı Protestosu Hakkında

Merhaba Moronoşlar,

Yaklaşık 10 gündür haberler sabah akşam bu konuya odaklı şekilde sunuluyor. Konular polisin uyguladığı şiddet (Evcilik mi oynayacaklardı?), Tayyipin söylediği "çapulcu" yada "biz gerekirse 1 milyon getiririz" gibi provokatif kelimeler, bazı belediyelerin sokaklara polise atılması için taş bırakması yada türk baharı diye bir başka salakça cümlenin sarf edilmesi.

Öncelikle.... mısırdaki Tahrir meydanı yani arap baharının başladığı sırada koyunların toplandığı mekan şahsen gördüğüm bir anımdır. Orada kimler çadır kurup oturuyordu peki? İş güç sahibi insanlarmı yoksa zaten kendine hayrı olmayan ve hayırseverlerin kumanya ve cep harçılığına muhtaç olanlarmı? Tabiki kimisi çıkıp "ama halk protestoculara yardım ediyor, bedava yemek veriyorlar" diyebilir.... peki... kaç gün boyunca bunca bedavacıyı doyurabilecekler? Aynı sahneler mısırda yaşandı fakat görünen o ki sığırlar geçmişten ders almayı bilmiyorlar!! Tunus, cezayir ve libya gibi ülkelerin türkiyede yaşanan şekilde bir "bahardan" geçtiğini biliyorsunuz... peki o değişim sonrası bu ülkelere neler olduğuna baktınızmı? İlerlememi yoksa gerilememi kaydettiler?!

Şuan mısırda beyinsel nöronlarını peynir ekmekle yemiş olan salafi yani bağnaz müslümler haricinde herkes "keşke Hüsnü Mubarek burada olsaydı" diye iç çekiyor. Aynısı tunusta ve libyadada yankılanıyor. Anlayacağınız herkes bu arap baharının ceremesini çekmekle meşgul! Devrim gerçekleşirken tüm araplara aynı soruyu soruyordum: "Tamam diktatörü indirdiniz... ya sonra?"... işte tam o anda gözlerindeki boş bakışı görüyordum, çünkü tüm bu koyunlar sadece bir şeye yapmaya programlanmış şekilde hareket ediyorlardı - yani "kötü adamı" indirmeliyiz mantrası ile beyinleri yıkanmış şekilde mantık dışı hareket ediyorlardı.

Biri bana şu Meydanda toplanıp pankart açıp nara atmanın getirisini anlatsın lütfen?! Sorun meydanda değil, sorun bambaşka biryerde - evde, işte ve okulda! Fakat kimse bu ayrıntıları görmek istemiyor. Çoğunuz atıp tutmalar, spekülasyonlar yada yarı gerçeklerle birşeyler öğrendiğinizi sanıp gaza geldiniz ve gördüğüm kadarıylada işe yaramış.... Politika, din ve siyaset koyunların itaatkar tavrı olmadan hiçbir işe yaramaz! Ayrıca siyasi tanıdıklar vasıtası ile parayı bulanlara laf etmektense "NASIL olduda ben bunu akıl edemedim" deyip ders almayı bilmiyorsanız, polisin copunu yemeyi hak ediyorsunuz demektir.

Protestocuların bağırışlarına karşı Babalarından gelen mesajı zaten biliyorsunuz:

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Taksim Gezi Parkı olaylarla ilgili olarak, herkesin artık sakin olması gerektiğini belirterek; "İyi niyetli mesajlar da alınmıştır" dedi.

Protestocular babalarının onları duymasını istedi ve bu istekleri gerçekleşti.... her zamanki gibi! Fakat birkaç yıl evvel ingiltere kraliçesinden "üstün hizmet"madalyasını alanda Tayyip değil Cumhurbaşkanı Abdullah Gül idi. Aynı şekilde Hollanda kraliçesi Beatrix ten aldığı üstün onur madalyasıda cabası. 

Medyadaki Gül ve Erdoğan birbirini çekemiyor haberleri çoğunluğu bu önemli ayrıntılar hakkında düşünmekten uzak tutuyor.... yani plan işe yarıyor. Peki neden protestolar tamda bu aralar gerçekleşmeye başladı? İlahi bir tesadüf diyemi yoksa nasılsa plan akışında gidiyor diyemi? Abdullah Gülün madalya alma şok testinden başarı ile geçen sığırlar bugün, yani iş işten geçtikten sonra halen daha birşeyleri doğru bildiklerini iddaa ede dursunlar.... tayyip indirildikten sonra ne olacak? Yerini hangi lider alacak ve ne yapması beklenecek?

Bu aralar nelerin döndüğüne dair basit bir diagram sunayım size... çünkü aynısı birçok ülkede başarı ile uygulandı:



ALAN METOD SONUÇ
Fikirler Demoralizasyon süreci 15-20 sene (Tek jenerasyon)
DIN Politikaya sok, ticarileştir, eğlence sektörüne sok ÖLÜM ARZUSU
EĞİTİM Serbestlik, Görecelilik CEHALET
MEDYA Monopolizasyon, Manipulasyon, Kötüleme, Önemsiz Haberler HABERSIZ, MIYOP BAKIS
KÜLTÜR Sahte Kahramanlar ve Rol Modelleri GÖRSEL BAĞIMLILIK
Yapı
KANUN VE DÜZEN Yasama, Yargı ve Ahlaktan yoksunluk ADALETE GÜVENSIZLIK
SOSYAL ILIŞKILER Haklar ile Zorunlulukları karşı karşıya tut DAHA AZ ŞAHSI SORUMLULUK
GÜVENLIK Istihbarat, Ordu, Polis KORUNMASIZLIK
IÇ POLITIKA Daha çok Parti, Karşılıklı Düşmanlık UYUŞMAZLIK
YABANCILAŞMA Arkadaşlıktan uzaklaştırma IZOLASYON
Yaşam
AILE VE TOPLUM Uymusuzluk ve Ayrılmaya teşvik SADAKATSIZLIK
SAĞLIK Spor, Tıbbi Hizmet, Çöp Gıda GÜÇTEN DÜŞME, ZAYIFLIK
IRK Üstleri alt yap, Genetik ve Çevreciliği karşı karşıya getir NEFRET, BÖLÜNME
NÜFUS Topraklarını Ellerinden Al, Şehirleştir YABANCILAŞMA
ÇALIŞMA Sendikalar ile Toplumu karşı karşıya getir MAĞDURLAŞMA



Destabilizasyon süreci 2-5 sene
GÜÇ MÜCADELESI Populizm, Sorumsuz güç mücadelesi BIG BROTHER
EKONOMI Takas İşleminin ortadan kaldırılması BIG BROTHER'A KAZANC
HALKLA BAĞLANTI, KANUN Tabandan katılım HALK YÖNETIMI
DIŞTAN IÇERI İzolasyon, çok ulusluluk, merkezi yönetim IÇ SAVAŞLA KUŞATMA



Bu çizelgeyi takiben 2-6 ay arasında Kriz ve sonundada NORMALIZASYON (kellelerr uçar) süreci başlar. Bilin bakalım şuan çizelgenin neresindesiniz? Bu çizelge eski bir KGB Propaganda ajanı olan Thomas Schumann tarafından 80li yıllarda hazırlandı. Sadece devrimden çıkan ülkelerin o ana kadar olan gidişatını inceleyin yeter.

Anlayacağınız sokakta gezenler uygulanmakta olan plana yardımcı olmaktan başka birşey yapmadılar ve yapamayacaklarda, çünkü olaylara olan bakış açıları zamanla o kadar daraltıldıki artık dünyayı kapı anahtarı gibi bir delikten görürken arkadan tecavüze uğruyor olduklarını bile çözemiyorlar.
Evet Alice, aynen o deliğe odaklı dur... gerisini hayırseverler arkadan halledecek.

Ne Tayyip, Ne Kraliçe Elisabeth, ne Ordu nede Polis esas problemin kendisi... esas problem daima ve daima aynada gördüğünüz dar görüşlü, popülist ve kendini kurt zanneden koyunun kendisi.

Yapılan hiçbir protesto için benden bir aferin yada bravo beklemeyin. Madem bir toplanma ile birşeyler değiştirmeye uğraşıyorsunuz, o zaman bunu eşzamanlı yapmanız gerekir. Sokağa çıkıp bağırıp çağıracağınıza kredi kartlarınızı iptal ettirin ve nakit kullanmaya başlayın. Twitter ve facebook hesaplarınızı kapatın. TV ve Dijital Kutuları prizden çekin. Lokal (mahallesel) haber ajansı kurup internette bu siteleri birleştirin. Haberlere yorum yapmayın yada beğenmeyin! Suçlayıcı davranışları bırakıp esas suçlu olan kendinizi karşılıklı eleştirin. 

Müslüman kardeşlerin bugün iktidara gelmiş olması onların başarısımı yoksa koyunların vurdumduymazlığı ve acizliğimi? Hani bir modern giyim kanunu vardı... çarşaf ve peçe takmak yasaktı... ne oldu bu kanuna? Evinize deprem sigortası yapmazsanız ceza yersiniz... çocuğunuzu 5 yaşında okula yollamazsanız ceza yersiniz... fakat eğer ortada peçe ve çarşafla dolaşıyorsanız bir sorun yoktur değilmi? Bayanlar iranda bir denesinler bakalım sokakta modern giyinmeyi.... batılı yada doğulu hiç farketmez - anında alaşağı ederler, çünkü kanun ne ise uygulanmaktadır. Hani türkiyede ne oldu? Şapşallar, herşeyi ellerinizden alırlarken bön bön bakmak iyi idide şimdimi aklınız başınıza gelmeye başladı. Kendini hayırseverlerden üstün sanıp sokağa çıkmakla çok zekice bir adım atıldığını kimler zannediyor çok merak ediyorum?

Neden kadına şiddet yüzünden fiyakalı ve kadınlar tarafından ilgi odağı oluyor diye beyaz kurdela takılıyorda, "ben bu yönetimi beğenmiyorum" kurdelası takılıp kimin düşüncesi nedir sergilenmiyor? Neden gündüz 15:00 gibi herkes aynı anda protesto amaçlı ıslık çalmıyor? Neden akşam 21:00 gibi herkes TV sini kapatıp camdan başını çıkarıp "Bu hükümete Hayır" diye nara atmıyor? Neden Mynamar gibi haritada bulamayacağınız bir yerdeki sözde durumu kötü müslümlere yardım yapmaktansa, bir günlüğünede olsa kendi sokak köşesinde yerde yatanlara bir öğün yemek akımı gerçekleştirmiyorsunuz? Neden ayda bir ailelerin ihtiyarlarına eğlence düzenlemiyorsunuz? Neden yetimler yurduna ayda bir uğrayıp çocukları motive etmiyorsunuz? Daha sayayımmı???? Hiçbirisini yapmak istemiyorsunuz, çünkü neyi önemsemeniz gerektiğini artık bilmiyorsunuz.

Neden yapmıyorsunuz biliyorsunuz.... Tembelsiniz ve bu tip sıkıcı yada pis iş denebilecek şeylerin başkaları tarafından yapılmasını bekliyorsunuz. Evsizler ve yaşlılar leş gibi kokarlar. Yetim çocuklar duygu sömürüsü yaparlar. Yani karşınıza alıp sövdüğünüz hayırseverler aslında yapmayı istemediğiniz şeyleri sizin için yapmıyormu? Suriyeliler büyük şehirlere kaymasın diye onları toplama kampında tutmuyorlarmı? Aradanda bazı kadınları alıp piyasaya, koyunların uçkur keyfine sunuyorlar... Aranızdan kimin bunları uygulama cesareti var? Oldukça insafsızca haberler bunlar değilmi? Libyadaki nijeryalılara koyunlar meydanlarda protesto ederken ne yapılıyordu peki? Hepsi tek tek kafasına mermiyi yeyip toprağın dibini boyladı. Bunu facebooka koyan ve okuyan mallarda haberi tabiki beğendi. 

Birde şu "protesto baharı" türkiyeyede geldi diye sevinip sonucunda cennette yaşayacağına inanan embesilosauruslar yokmu.... en güzel sürpriz onların olacak zaten. Özelliklede 3 çocuk yapmayı görev edinenler. 

İşte o "özel" çocukların misafir edileceği yerlerden bir örnek. Merak etmeyin iş gücü olarak kullanılacaklar. Çünkü ebeveynlerin bıraktığı Borç yükünü ancak en az 3 çocuk geri ödeyebilir.

Eğer süregelen bir soruna şahsen yada grup olarak radikal bir çözüm bulamıyorsanız, takip ettiğiniz dıştan gelen çözüm ancak ve ancak hayırseverlerden gelecektir ve buda sizi yine eskisi gibi bu tembelliğin kölesi yapacaktır. Sonuç olarak gelen değişim bir öncekinden daha sert bir ortama sebebiyet verecektir. Şuan çoğunluk sokakta kontrolün onlara geçtiğine inanmak istiyor fakat kaynayan kazanın üzerinde oturduklarından haberleri yok.



Istakoz sıcak suya batırılmak değilde, ısınmakta olan suya konursa, suyun kaynama anında canlı canlı pişiyor olduğunu unutup bundan zevk alır ve sonuç olarakta kendini götü patlamış bir şekilde yemek tabağında bulur. Bu örnekteki ıstakoz ile protesto etmekte olan halk arasında hiçbir fark yok!

Daha fazla yazmadan evvel, okuyanların şuan gerçekleşmekte olan bu olayların getirisinin ne olacağını düşündüklerini bilmeyi çok isterim. Yazılan hiçbir yorumu cevapsız bırakmayacağım. Bana gelen her email fikrimi bilmek istiyor ancak bir tanesi bile ne düşündüğünü yazamıyor! Çünkü hepiniz üzerinizde uygulanmış olan şok testinin ardından "herzamanki gibi" hayırsever medyanın rolantideki zihninize yeni yönü gösterecek bilgileri yüklemesini bekliyorsunuz. 

Şimdiden kalan güzel 6 ayınızın keyfini iyi çıkarın derim....

..... yada oturup kurtarıcının gelmesini bekleyin....

Yoksa bu tiplerin bir değişim sağlayacaklarınamı inanmak istediniz?

Bana ülkedeki neyin düzgün gitmediğini yazın... bende size "sizin" nerede hata yapıyor olduğunuzu yazayım. Protesto kelimesi kendinizden daha güçlü olduğuna ve karşısında ezik bir domatesten farklı olmadığınıza inandığınız bir varlık yada oluşuma karşı ağlamaktır... ki o varlık yada oluşumun varlığını sürdürebiliyor olmasının yegane nedeni (yada temeli) kendinizsinizdir. 

Yinede bir bok değiştirebilecek değilsiniz! Çünkü ancak embesil sığırlar güce karşı güçle karşılık vermeyi çözüme giden yol zannederler.


Her defasında "usta" kendine gelen güç dalgasının yönünü uygulayana karşı döndürüp yere sermektedir. Peki buradan neyi öğrenmek gerekir? Aynı saldırıyı defalarca uygulayıp ustanın pes etmesini beklemekmi (oldukça zaman ve enerji gerektirir) yoksa ustanın tekniğini nasıl uyguladığını onu izleyerek öğrenip ustanın beklemediği bir anda ona uygulamanız gerektiğimi? 

Protestolarla asla kazanamazsınız!

Heil Satan